Skip to main content
Mental Health support for people affected by the earthquakes in Türkiye

Türkiye'deki depremlerden etkilenen kişilere ruh sağlığı desteği

War in Gaza:: find out how we're responding
Learn more

Türkiye'de geçtiğimiz Şubat ayında meydana gelen yıkıcı depremlerin sonuçları, yıkılan binalarda, geçici barınaklarda ve etkilenen bölgelerde yaygınlaşan yeniden inşa çalışmalarında çok net bir şekilde görülüyor. Baharın gelmesiyle birlikte şiddetli yağmurlar da sellere yol açarak sorunları daha da arttırdı.

Depremler hayatta kalanlar için daha az somut ama çok önemli sonuçlara da neden oldu. Sınır Tanımayan Doktorlar, hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışan insanlara psikososyal destek sağlama çabalarında Türkiye'deki yerel kuruluşlara destek veriyor. 

Depremlerden sonraki günlerde insanlar, arama kurtarma ekipleri enkaz altından insanları kurtarmaya çalışırken evlerinden geriye kalan kısımların dışında bekliyordu. Yaşadıkları büyük travmaya rağmen enkaz altından çıkarılan her cesedi teşhis etmek ve yakınlarından biri olup olmadığını kontrol etmek zorunda kaldılar. 

Mental Health support for people affected by the earthquakes in Türkiye
Malatya'nın Polat köyünde meydana gelen deprem ve sel felaketinin ardından insanlar geçici olarak çadırlarda kalıyorlar. Türkiye, Mart 2023.
Mariana Abdalla/MSF

“İlk depremlerden üç gün sonra geldim. Hepimiz şoktaydık” diyor Sınır Tanımayan Doktorlar'ın da desteklediği Hatay'ın Antakya ilçesindeki yerel kuruluş Maya Vakfı için gönüllu çalışan psikolog İclal.

“Başlangıçta insanların içinde sevdiklerinin hala hayatta olabileceğine dair bir umut vardı. Ancak ilk haftanın sonuna doğru, içlerine sevdiklerinin muhtemelen artık hayatta olmadığına dair büyük bir korku düştü. İlk başta, benim gibi psikologlar, insanlara sadece bir insan eli sunuyordu. Tanıştığım insanlar kendilerini oldukça yalnız, çaresiz, korkmuş ve şok içinde hissediyorlardı.” 

Sınır Tanımayan Doktorlar, Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya gibi afetten etkilenen bölgelerde psikososyal destek sağlamak için yerel kuruluşlara destek oluyor ve hem bireysel hem grup danışmalığı yaparak 24 Mart itibarıyla 7500’den fazla kişiye ulaştı.

Psikososyal destek çalışanları, insanları duygularını, hikayelerini ve yaşadıkları zorlukları paylaşmaya teşvik ederek, yaşadıklarını göz önünde bulundurduklarında duygularının çok normal olduğunu bilmelerini istiyor. Grup seansları, katılımcılar arasında bağ kurulmasına ön ayak oluyor, insanları bir araya getiriyor ve böylelikle bu zor anlarda birbirlerine destek olmalarını sağlıyor. 

MAP – MSF'S Support Activities in Türkiye Earthquake Response – Turkish
Türkiye'de Sınır Tanımayan Doktorlar tarafından desteklenen faaliyetleri gösteren harita.
MSF

İnsanlar sürekli tetikte olmaya devam ediyor, odaklanmakta ve uyumakta zorluk çekiyorlar. Bazıları her gece kabus görürken, bazıları unutkanlık yaşıyor, bazıları ise yemek yemek istemiyor. Her gün artçı sarsıntılara maruz kalıyorlar,  evvelce yaşadıklarını zihinlerinde sürekli canlandırıyorlar ve yeni bir felaketin gelebileceğine inanıyorlar.

AFAD'a göre, 30 Mart tarihi itibariyle, 6 Şubat depremlerinden beri Richter ölçeğine göre 5'ten büyük olan 47, toplam da 22.500 artçı deprem meydana gelmiştir. Bu nedenle Sınır Tanımayan Doktorlar’ın desteklediği kuruluşlardaki psikologlar, travma sonrası stres belirtilerinin azalmadığına dikkat çekiyorlar. 

Felaketin psikolojik sonuçları insanları fiziksel olarak da etkiliyor. Bazen panik ataklara, kas ağrılarına ve yeme bozukluklarına neden oluyor. 

Türk yetkililerin verdiği bilgilere göre¸ Nisan ayı başı itibariyle sadece Türkiye'de 50.300'den fazla kişi hayatını kaybetmiştir. Hatay'ın Antakya ilçesini vuran depremlerin ardından oğlunu kaybeden 54 yaşındaki Suriyeli mülteci Khalid Mostafa Darwish, Maya Vakfı tarafından yürütülen grup seanslarına katılıyor. 

“Oğlum [enkazdan] çıkarıldığında onu acilen hastaneye götürdük. İki gün boyunca yalınayaktım. Ayakkabı giymediğimin farkında bile değildim” diye açıklıyor Darwish Bey. “Bir evladın ölümü asla kolay değildir. 15 gün boyunca hiç uyumadım. Dışarıda oturup, havanın sıcak olmasına rağmen kendimi battaniyeye sarıp bekledim.”

Bugünlerde iyi uyuyamıyorum. Ders çalışamıyorum. Aklımda olan tüm bilgiler artık yok olmuş gibi hissediyorum. Daha önce ne biliyorsam artık bilmiyorum. Eylül, 13 yaşında, Adıyaman'ın Kayatepe (Rezip) köyünde yaşıyor

“Artık yemek yiyorum ve uyuyorum. Vefat ettiği zamana nazaran şimdi daha iyiyim ama onu hep bizimle otururken hayal ediyorum. Ne yapabilirim ki? Herkes gibi kalbimde bir yumru ile yaşıyorum.”

Sınır Tanımayan Doktorlar tarafından desteklenen yerel bir sivil toplum kuruluşu olan İmece İnisiyatifi'nin psikososyal destek faaliyetleri yürüttüğü Adıyaman'ın Başpınar (Küllüm) ve Kayatepe (Rezip) köyleri gibi kırsal alanlarda, ailelerin çoğu en az bir kişiyi kaybetmiş. Şimdi geçim kaynaklarını ve camialarını yeniden inşa etmeye çalışırken, aynı zamanda da başka yerlerden gelen akrabalarını ağırlıyorlar. Zira kentsel alanların çok daha tehlikeli olduğunu düşünenler, kırsal bölgelere akın ediyor. 

Depremlerin yarattığı ihtiyaçlar, kentsel alanlarda kalan insanlar için, imkanlara ulaşım konusunda farklı gruplar arasında önceden var olan gerilimleri daha da kötüleştirebilir.

Felaketin boyutu, gıda, su, sanitasyon, çadır ve diğer gıda dışı ihtiyaçların da çok büyük olduğu anlamına geliyor. Sınır Tanımayan Doktorlar’ın da desteği ile Yardım Konvoyu, parklarda ve otoparklarda kurulan gayri resmî kamplardaki insanlara dağıtıma odaklanıyor. İclal'in açıkladığı gibi, geçim kaynaklarını kaybetmek ve temel hizmetler için başkalarına bağımlı olmak, insanların uyum sağlaması gereken başka bir zorlu durum yaratıyor.

Mental Health support for people affected by the earthquakes in Türkiye
Malatya'nın Arguvan ilçesinde Sınır Tanımayan Doktorlar destekli psikososyal destek etkinliğinde resim yapan bir çocuk. Türkiye, Mart 2023.
Mariana Abdalla/MSF

“İnsanların başkalarından bir şey istemek durumunda kalması baş edilmesi oldukça zor bir duygu durumudur. Dolayısıyla desteği doğru şekilde sağlamak büyük önem arz etmektedir. Hepimizin aynı insani duyguları paylaştığımızı anlatıyoruz: “Bu zor günlerde yardım almak sizin hakkınız ve sizin için burada olmak ta benim görevim.” diyoruz.  

Sınır Tanımayan Doktorlar’ın desteklediği yerel kuruluşlar, depremden etkilenen bu geniş yelpazedeki insanlara psikososyal destek sağlıyor: Türk sağlık çalışanları, Suriyeli mülteciler, gönüllüler, erkekler, kadınlar ve çocuklar. Daha akut ruh sağlığı ihtiyaçları olan kişilerle karşılaştıklarında ise Türkiye Psikiyatri Derneğine yönlendirme yapıyorlar. 

Psikososyal destek birçok farklı şekilde verilebilir. Özellikle çocuklara yönelik resim çizmek, dans etmek veya müzik dinlemek gibi basit etkinlikler yararlı olabilir. 

13 yaşındaki Eylül, Sınır Tanımayan Doktorlar’ın da destek sağladığı İmece İnisiyatifi'nin faaliyet gösterdiği Adıyaman'ın Kayatepe (Rezip) köyünde yaşıyor. 

“Bugünlerde iyi uyuyamıyorum. Ders çalışamıyorum. Aklımda olan tüm bilgiler artık yok olmuş gibi hissediyorum. Daha önce ne biliyorsam artık bilmiyorum.” diyor. 

Depremler yıkıcıydı ve sonuçları insanların hayatlarını yıllar boyunca etkileyecek. Sınır Tanımayan Doktorlar, yerel kuruluşlarla işbirliği içerisinde yaparak psikososyal destek sağlayarak, insanların yaşadıkları büyük travmayı atlatmaları ve hayatlarını yeniden inşa etmek için gerekli güç ve direnci geliştirmelerine olanak tanıyan araçlara erişmelerine yardımcı olmayı hedefliyor.

Sınır Tanımayan Doktorlar, Türkiye'de İmece İnisiyatifi, Maya Vakfı ve Yardım Konvoyu gibi yerel kuruluşları destekliyor.  

İmece İnisiyatifi, İzmir merkezli kâr amacı gütmeyen bir kuruluştur ve kolektif eylem ve karşılıklı desteği vurgulayan geleneksel Türk ilkesi "imece" etrafında şekillenmektedir. Toplum temelli yaklaşımlarla toplumsal kalkınmaya odaklanan kuruluş, depremlerden bu yana acil yardım malzemelerinin dağıtımının yanı sıra hassas durumdaki nüfusa yönelik eğitim ve psikososyal destek faaliyetleri yürütmektedir.  

Maya Vakfı, 5-24 yaş arası çocuk ve gençlerin yanı sıra onlara bakım verenlerin (ruhsal) zihinsel, fiziksel ve akademik gelişimlerine odaklanan, kâr amacı gütmeyen bir Türk kuruluşudur. Bugün ise ülkede yaşanan deprem felaketlerinin ardından sözkonusu bölgedeki müdahaleleriyle deneyimlerini zenginleştiren Vakıf, depremzedelerin travma ile başa çıkma becerilerini ve iyileşme süreçlerini geliştirmek için psikososyal destek faaliyetleri yürütmekte ve etkinlikler düzenlemektedir. Maya Vakfı ayrıca, deprem bölgesinde uzun süredir hizmet veren kamu çalışanlarına yönelik kapasite geliştirme ve iyi oluş faaliyetlerini sürdürmektedir.

Yardım Konvoyu, İstanbul merkezli bir acil müdahale kuruluşu olup afet ve kriz bölgelerinde sağlık, su,  sanitasyon ve gıda güvenliği konularında hizmet vermektedir. Kuruluş, depremlerden bu yana Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay ve Gaziantep'te saha çalışmaları yürütmektedir.

Up Next
Türkiye and Syria earthquake response
Project Update 9 June 2023